Nabız sayısı, kişilerin yaşına ve çeşitli durumlara bağlı olarak değişkenlik göstermektedir. Nabız, kanın sol karıncıktan büyük atardamarlara pompalanması sırasında, bu damarların uç noktalarında oluşan dalgalanmalardır. Daha basit bir şekilde ifade etmek gerekirse, kalp atışının en uçtaki atardamarlardan hissedilmesi olayına nabız denir. Nabız sayısı, bir dakikada kaç kez nabız attığını ifade eder. Yetişkinlerde normal bir nabız dakikada 60-100 kez, çocuklarda dakikada 100-120 kez, bebeklerde ise dakikada 100-140 kez atar. Nabız, kalbin normal bir şekilde çalıştığını gösterir. Nabız sayısı, bazı durumlara bağlı olarak artabilir veya azalabilir. Bu değişiklikler genellikle heyecan, korku ve bazı hastalıkların fizyolojik etkilerine bağlı olarak ortaya çıkar. Nabız sayısı, bilek ve boyun bölgelerinden ölçülebilir.

Nabız sayısı, kalbin bir dakika içinde kaç kez kasıldığını, yani kalbin hızını yansıtır. Kalp her kasıldığında bir miktar kanı atardamarlara, ilk olarak aorta ve ardından diğer dallara pompalar. Atardamarlar esneyebilme özelliğine sahip oldukları için bu pompalanma sırasında genişlerler. Damar duvarları elastik olduğundan, hemen ardından eski durumuna dönerler ve bir sonraki atım ile tekrar genişlerler. Bu genişleme, damarların yüzeysel olarak seyrettiği yerlerde, yani el bileği, dirsek içi, kasık, şakak, ayak bileği gibi bölgelerde nabız dalgası olarak hissedilir. Ameliyat sonrası hastalar, nabız sayısını ölçen bir alete bağlanırlar. Bu alet, nabzın dakikada kaç kere attığını ve atış şeklini gösterir. Hasta, herhangi bir sorun olmadığında bu alet çıkarılır.

Yukarıda verilen aralıkların dışında bir nabız değerine sahip olan kişilerin uzman bir doktora başvurması gerekir. Çeşitli sebepler veya hastalıklardan dolayı nabız sayısında değişiklikler olabilir. Bu durum genellikle korkutucu değildir; ancak nabızdaki değişiklikler sürekli olarak devam ediyorsa, sorunun tespit edilip tedavi edilmesi gerekebilir.