Düşük Tansiyon Yüksek NabızDüşük tansiyon, tıbbi literatürde hipotansiyon olarak da adlandırılan ve belirli bir düzeye kadar sorun teşkil etmeyen, azalmış kan basıncı durumudur. Halk arasında, nabız ve tansiyonun birlikte ve doğru orantılı olarak artıp azalacağına inanılır. Ancak bu durum her zaman geçerli değildir. Tansiyon ve nabız arasındaki bağlantı tamamen birbirinden bağımsız olarak da düşünülemez. Nabız ve Tansiyon İlişkisiNabız, kalbin bir dakika içinde kaç kere kasıldığını, yani kalbin çalışma hızını gösterir. Kalp her kasıldığında atardamarlara bir miktar kan gönderir ve buna bağlı olarak damarlar yeni basınç dalgasıyla genişler ve daralır. Ancak nabız hızının sadece kalp atış hızıyla alakalı olmadığını; kalp kapakçıklarından, vitamin ve mineral eksikliklerinden, vücuttaki herhangi bir aksaklıktan da etkilendiğini belirtmek gerekir. Beynimiz, vücudumuzdaki herhangi bir değişiklikte bazı sinyaller verir ve herhangi bir sıkıntı ile karşılaştığında bunu düzeltmek için kendini düzenler. Örneğin, düşük tansiyonu yüksek nabız dengeleyebilir. Tansiyonun düşmesine bağlı olarak kalbe yeterli oksijen ve besinler taşınamaz ve kan basıncı düşer. Böylelikle kalp, kan basıncını dengelemek ve ihtiyacı olan oksijeni sağlamak için daha hızlı çalışmaya başlar. Bu durumda tansiyon düşerken nabız yükselebilir. Bu durum sıklıkla yaşanıyorsa bazı kalp hastalıklarına, vitamin eksikliklerine işaret edebilir. Zamanında müdahale edilmeyen ve ilerleyen durumlarda kalp yeterli oksijeni karşılayamadığı ve çok çalıştığı için tıkanmaya başlar, organlarda tahribat oluşur ve en sonunda şoka neden olur. Düşük Tansiyon ve Yüksek Nabza Neden Olan FaktörlerPsikolojik sıkıntılar, yoğun stres ve endişe hali düşük tansiyon ve yüksek nabız sıkıntısına neden olabilir. Ayrıca trisiklik antidepresan kullanımı, idrar söktürücüler, nitrat ya da nitrogliserin içeren tansiyon ilaçları ve bazı bitki çayları tansiyonu düşürerek nabzın yükselmesine neden olabilir. Sıcak havalar, vücudun susuz kalması, yağlı yiyecekler tansiyonun düşmesine neden olarak nabız hızını yükseltebilir. Hamilelik durumunda, Parkinson hastalığında, beyin sapı tümörü varlığında da düşük tansiyon yüksek nabız görülebilir. Bu gibi durumlarda, hamile kişilerin ayran ve bol su tüketerek uzanması ve bol bol dinlenmesi önerilir. Sürekli tekrarlayan düşük tansiyon ve yüksek nabız, karaciğer hastalıklarının da habercisi olabilir. Böbrek üstü bezlerinde sıkıntıya işaret edebilir. Otonom sistem sıkıntıları, merkezi sinir sisteminde tahribat, periferik sistemde aksamalarla demir eksikliği, hormonsal bozukluklar ve ciddi enfeksiyonel hastalıklar nabız ve tansiyonu etkileyebilir. Sürekli tekrarlayan nabız ve tansiyon sıkıntıları için tetkikler yapılmalı ve sorunun nedeni araştırılmalıdır. Özellikle tansiyon düşüklüğünün ardından baş dönmesi, gözlerde kararma, baygınlık, bilinç kaybı, şiddetli kalp çarpıntısı birlikte görülüyorsa ihmal etmeden doktora görünmek önemlidir. Önlemler ve Tedavi YöntemleriTansiyon ve nabız ölçümü yaptırmadan önce sakin olduğunuzdan emin olun. Dinlenme konumuna geçmek tansiyon ve nabız hızınızı dengeler. Uzun vadede ise su tüketimini artırmak, beslenme şartlarını düzenlemek ve yorucu olmayan egzersizler, açık hava yürüyüşleri metabolizmayı düzenlemeye yardımcı olacaktır.
Sonuç olarak, düşük tansiyon ve yüksek nabız, vücudun bir savunma mekanizması olarak ortaya çıkabilir. Ancak bu durum sürekli hale gelirse, altta yatan ciddi bir sağlık sorununa işaret edebilir. Bu nedenle, belirtiler sürekli hale gelirse mutlaka bir sağlık profesyoneline danışılmalıdır. |
Düşük tansiyon ve yüksek nabız yaşayan biri olarak, bu durumun vücudumun bir savunma mekanizması mı yoksa ciddi bir sağlık sorununun belirtisi mi olduğunu nasıl anlayabilirim? Özellikle baş dönmesi ve gözlerde kararma gibi semptomlar yaşadığımda hangi adımları atmalıyım?
Cevap yazKıyam, yaşadığınız düşük tansiyon ve yüksek nabız durumunu anlamak ve yönetmek için birkaç önemli adıma odaklanabilirsiniz.
1. Doktora Başvurun: Öncelikle, bu belirtilerin altında yatan nedeni belirlemek için bir doktora başvurmanız önemlidir. Doktorunuz, kapsamlı bir muayene ve gerekli testlerle durumunuzu değerlendirebilir.
2. Günlük Durum Takibi: Tansiyon ve nabzınızı düzenli olarak takip edin. Günlük olarak kaydettiğiniz bu değerler, doktorunuzun teşhis koymasına yardımcı olabilir.
3. Beslenme ve Hidrasyon: Yeterli su içmek ve dengeli beslenmek, kan basıncınızı ve nabzınızı düzenlemede önemli rol oynar. Tuz alımınızı artırmak düşük tansiyonu dengeleyebilir, ancak bunu doktorunuza danışarak yapmalısınız.
4. Ani Hareketlerden Kaçının: Aniden ayağa kalkmak veya hızlı hareket etmek baş dönmesi ve göz kararmasını artırabilir. Yavaş ve kontrollü hareket etmeye özen gösterin.
5. Stres Yönetimi: Yüksek nabız, stres ve kaygıdan kaynaklanabilir. Meditasyon, yoga veya derin nefes egzersizleri gibi stres yönetimi tekniklerini deneyebilirsiniz.
Bu adımlar, semptomlarınızı yönetmede size yardımcı olabilir, ancak kesin bir teşhis ve tedavi planı için mutlaka bir sağlık profesyoneline danışmalısınız.